Omuz çıkığının 30 ile 50 yaş arasında, daha çok travma ve düşme kaynaklı oluştuğunu belirten Dicle Üniversitesi’nden Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Gem, bazı davranışların da omuz çıkığına yol açtığını söyledi. Gem, “Esnerken, hapşırırken, elbise giyerken dahi omuz çıkabiliyor. Omuz ilk çıktıktan sonra omuz eklemi laçka hale geliyor. İlk çıkık sonrasında o bölgede omzu çevreleyen yumuşak dokuların, yapıların yaralanması sonucunda omuz çıkmaya artık alışıyor. Bu nedenle dikkatli olunmalı” diye konuştu.
Kireçlenme nedeni olabilir
Doç. Dr. Gem, özellikle sürekli yapılan işlerde hastaların mağduriyet yaşadığına dikkati çekerek, kişilerin günlük iş ve aktivitelerini omuz çıkması nedeniyle zamanla yapamaz hale gelebildiğini, bunun da yaşamı olumsuz etkilediğini belirtti.
Omuz çıkığının çevre yapılara zarar vererek ağrıya neden olduğunu aktaran Gem, sürekli omzu çıkan hastaların, birçok hareketi çekinerek yaptığını, bunun ilerleyen dönemlerde kireçlenmeye neden olduğunu vurguladı.
Omuz çıkığı kader değil, tedavi edilebilir
Gem, hastalığın geçmişte omuz eklemi açılarak yapılan ameliyatla tedavi edildiğini, son yıllarda ise artroskopi adı verilen kapalı yöntemle başarılı sonuçlar alındığını dile getirerek bunun bazı avantajları olduğunu anlattı.
Kapalı yöntemle yapılan işlemde cerrahi bir müdahaleye gerek kalmadığını vurgulayan Gem, “Kapalı yöntemde birer santimetrelik kesilerle hastanın şikayetleri gideriliyor. Hastanede kalma süresi de kısalıyor. Estetik açıdan da daha başarılı sonuç veriyor. Bu yöntem son iki yıldır Dicle Üniversitesi Ortopedi Kliniği’nde uygulanıyor” ifadesini kullandı.
Gem, omuz çıkığının kader gibi algıladığını belirterek “Bu rahatsızlık kader değil, kapalı yöntem ile tedavisi mümkün” dedi.
AA
News
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.